Okçuluk Ulusal Gruplar Teknik Yöneticisi Yusuf Göktuğ Ergin, Mete Gazoz’un olimpiyat şampiyonluğunun akabinde lisanslı sportmen sayısının 35 binlerden 60 binlere yükseldiğin kaydetti.
Ergin, ulusal ekibin kamp yaptığı Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cumhuriyet’in 100 yıllık tarihine okçuluk sporunda olimpiyat şampiyonluğu sığdırdıkları için keyifli ve gururlu olduklarını söyledi.
“MUTLULUKTAN AĞLAMIŞTIM”
Tokyo’da İstiklal Marşı’nı dinlerken çocukluğuna gittiğini ve Naim Süleymanoğlu’nun birinci şampiyonluğu kazandığı vakte döndüğünü tabir eden Ergin, “O vakit da uzun müddet memnunluktan ağlamıştım. Artık birebir hislerin yaşandığı anda orada olmak, şampiyonluğa katkım olduğunu bilmek benim için mükemmel bir gururdu.” dedi.
Uzun yıllar olimpiyat madalyasının peşinde koştuklarını aktaran Ergin, “Bana nazaran sıkıntı olan birincisini başarmaktı lakin artık formül elimizde var. Olimpiyat madalyasının nasıl geleceğini biliyoruz. En büyük gayemiz ekip halinde olimpiyat şampiyonu olmak. Grup halinde olimpiyat şampiyonu olmak dünyanın en güç işlerinden bir tanesi ve biz bu işi başarmak istiyoruz. Kişisel bir madalya kazanıldığı vakit insanların aklına, ‘Özel bir yetenek bunu kazandırmıştır’ halinde niyetler gelebilir. Biz bütün dünyaya Türk okçusunun, Türkiye’de yapılan çalışmaların bu madalyayı kazandırabildiğini göstermek istiyoruz.” diye konuştu.
“GELEN MADALYALAR ÇOK ÖNEMLİ”
Genç bir takımları olduğunu, hem sportmen hem de teknik heyet manasında yeterli bir nesil yakaladıklarını aktaran Ergin, “Olimpiyatlarda daha evvel güreş, halter, judo üzere alanlarda elde edilen madalyalar, ülkemizin tahminen de bir yansımasıydı. Türk insanı zorlukları, savaşmayı seven, ağır yükleri kaldırabilen, güçlü karakterli bir toplumdur. Bu nedenle çaba ve kuvvet sporlarında her vakit başarılıyız. Teknik alanlarda da Türk beşerinin kendisini geliştirebildiğini, eğitimini üst düzeye çıkartıp tahminen de milletlerarası alanda en âlâ olabilecek kadar kendini yetiştirdiğini göstermiş olduk. Okçuluk ve cimnastik üzere branşlarda gelen madalyalar çok değerli.” tabirlerini kullandı.
Olimpiyatlardan sonra okçuluğa ilginin inanılmaz arttığına dikkati çeken Ergin, “Mete Gazoz’un şampiyonluğundan sonra 35 binlerde olan lisanslı sportmen sayısı 60 bine dayandı. Bu bizim için çok değerli. Sporun tabana yayılması manasında güzel bir iş başarıldı. Nicelikle birlikte niteliği de artırarak Mete Gazoz, Ulaş Berkim Tümer ve Muhammed Abdullah Yıldırmış’ın yanına yeni başarılı sportmenler eklemek için çaba ediyoruz. Federasyon olarak bu ilgiyi gerçek halde yönlendirerek sportmenlerin emeğinin heba olmaması için uğraş sarf ediyoruz. Bilhassa 15 yaş altındaki büyük ilgi, Türk okçuluğunun geleceği açısından çok kıymetli.” değerlendirmesinde bulundu.
